Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?...
Vatan, bayrak aşkıyla dolu olmak ne güzel şey. Vatansever bir insanda hangi şartlar altında olursa olsun bu duygu hiç bitmez. Zaten bayrağını şehitlerinin kanından alan bir gücün önünde kimse duramaz. İstiklal Marşımız (M.Akif ERSOY) aynı zamanda kültürümüzü dünyaya tanıtan ulusal şiirimiz, DUYGULARIMIZI çok güzel yansıtmaktadır. Özgürce yaşamanın en önemli sırrı korkusuz olmaktır. Türk erkeği de Türk kadını da aynı yerdedir bu anlamda. Kurtuluş Savaşında yediden yetmişe herkes cesurca savaştı bu topraklar için. Ülkemiz farklı dil, din, mezhep ve kültür birliğinin sağlandığı muhteşem bir ülke. Ayırım gözetmeksizin hepimizdeki ortak düşünce bu toprakları korumak ve sahip çıkmaktır. Son evin ışığı sönene kadar, son insana kadar vatan sevgisi de bitmez bayrak sevgisi de bu topraklarda. Çünkü bizler kuruluştan kurtuluşa, esaret yerine şehitliği tercih eden bir milletiz. İstiklal marşımız nasıl başlar?
Korkma! sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak , Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak, O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Şehitlik bizim ülkemizde büyük bir onurdur. Şehit anaları, şehit babaları eve gelen şahadet haberlerine hep aynı duygu ve dik duruşla "Vatan Sağ olsun!" diyerek tepkilerini gösterirler. Evet yüreklere kor düşer bu evlerde düşmesine ama "Vatan Savunması ve Sınırlarımız" söz konusu olunca büyük bir olgunlukla karşılanır bu haber.
Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını kutladığımız bu dönemde her şehit haberi bizleri üzer ve Kurtuluş Savaşımıza alır götürür. Nice Mehmetcikler toprağa karıştı bir bir. Kimi bir bir şehit olurken siper oldu bir diğerine. Vatan savunmasıydı hepsinin ortak amacı ve millet esarete düşmesin diye veriliyordu canlar korkusuzca. İzmir'den Kars'a, Sinop'tan Hatay'a yedi bölge tek yürek tüm ülke tek yumruk oldu. Bir oldu,iri oldu ve diri oldu savaşlarda. Korkusuzdu hepsi ve kahramanlık destanları yazdılar yurdun dört bir yanında dört mevsimin şahitliğinde. Zaten bu ülke insanı dört mevsim ay yıldız aşkıyla yaşar bu topraklarda. Bir çok lise, mezun verememişti "Kurtuluş Savaşı" yıllarımızda. Çocuk asker, gencecik asker oldu bu dönemdeki liseli gençler. Onlar için tek ders vatandı. Diplomaları ise Şahadetlik Mertebesi oldu. Yarım kalmıştı hayatları ve yarım kalmıştı hayalleri sevenlerinin. Ancak söz konusu vatansa gerisi sorgulanmamalıydı. Bu kültür bizde hep vardı ve var olmaya da devam edecek. Bizlerin ataları, dedeleri kahramanca şehit oldular. Şimdi torunları da aynı kahramanlıkla şehit oluyorlar. Çanakkale'de kendi cenaze namazını kılan bir neslin evlatlarıyız.
Bastığın yerleri "toprak" diyerek geçme, tanı. Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı, Verme, dünyalara alsan da bu cennet vatanı.
Bu güne gelecek olursak hassas bir konudur Şehitlik. Ülkemizin hangi köşesinde olursak olalım duyduğumuz bir şehit haberi ile ateşin düştüğü ocaklardaki insanlarla aynı duygu ile yaşarız acıyı. Şehitlerimizin kimi bir evlattı kimi dayı, amca kimi bir kardeşti kimi ise bir eş. Kimi yeni nişanlıydı kimi henüz çocuğunu kucağına alamamış, yeni doğmuş bebeğinin kokusunu içine çekememiş yeni bir baba. Orta Anadoluda bir söyleyiş vardır; gidene mi yanarsın kalana mı? Biliriz ki "Şehitler toprağa düşmüş gözyaşıdır, vatan toprağına değer katar." Biliriz ki "Şehitler vurulunca değil, unutulunca ölürler." Bu yüzden biz vatansever Türk Halkı her an birbirimizin acısına ortak oluruz böyle anlarda. Hiçbir şehit unutulmaz kültürümüzde. Şehitler kadar şehit aileleri de çok değerlidir ve unutulmamalıdır. Çünkü her şehit ayrı bir hikaye her ölüm ayrı bir kahramanlık öyküsüdür bu topraklarda… Ülke olarak ortak paydada buluşacağımız değerlerimiz olduğunu biliriz. Şehit Aileleri de bu bağlamda ortak paydamız olmaya devam edecektir. Hiç şüphe yok ki ölüm hayatın gerçeği. Şehit ailelerinde nice yarım kalmış hikayeler saklıdır. Şehitler vatan savunması uğruna canlarını verdiler. Bizler de onların yarım kalan hikayelerine destek vermeliyiz. Bankalarda "Şehit Aileleri" adı altında hesap numaraları var. Şehitlerimizin çocukları eğitimlerini en iyi şekilde sürdürsün, şehit anaları, babaları geriye kalan hayatlarında rahat etsin, şehit eşlerinin geçimle ilgili bir sıkıntısı olmasın. Tabi ki devletimiz tarafından destek olunuyor. Ancak bizler de bu anlamda onların yanında olduğumuzu hissettirmiş oluruz. Şehitlerimizi unutmadığımız unutturmadığımız belli olsun. Bizler duyarlı bir millet olarak her an birlik olmayı bildik.
"Bir ulus, sımsıkı birbirine bağlı olmayı bildikçe yeryüzünde onu dağıtabilecek bir güç düşünülemez" M Kemal ATATÜRK
