Antalya’daki turistik ilçelerden biri olan Demre, köklü bir tarihe sahiptir. Akdeniz kıyısında yer alan bu nadide yer, doğal güzelliklerin yanı sıra tarihi güzellikleri de sunmaktadır. Antalya’nın Muğla tarafında yer alan Demre, Akdeniz’e kıyısı olmasından dolayı yaz aylarında artış gösteren nüfusuyla güzel bir tatil hayali kuran kişiler için ideal yerler içinde bulunmaktadır.

demre (1)

Demre Tarihi

M.Ö. 5. Yüzyılda kurulduğu tahmin edilen ve eski ismiyle Kale olarak bilinen Demre, ülkemiz tarihinde önemli yere sahip olan Likya şehirlerinden biridir. Geçmiş olarak tarihi çok eskilere dayanan şehir, Roma dönemindeyse Myra olarak bilinmektedir. Demre, o dönemlerde liman şeklinde kullanılmasından dolayı önemli bir yerleşim yeri ile şehir olarak kullanılmıştır. Bu yüzden gelişmiş ve zenginleşmiştir. Bizans zamanında ise önemli bir idari ve dini merkez olma görevini üstlenmiştir. Piskoposluğun merkezi konumundaki Demre’de IV.yy başında St.Nicholaus Piskopos olarak görev yapmıştır. Bu yönüyle Hristiyan dünyasının her bakımdan ilgisini çekmiştir. 6 Aralık tarihinde gerçekleştirilen Noel Baba etkinliklerine ev sahipliği yapma görevini de bu dönemlerden alan Demre, Hristiyanların Haç Yolu üstündedir. Likya döneminden pek çok eseri bünyesinde barındıran bu yer, farklı büyüklüklerdeki kiliselere, anıt ve tiyatrolara ev sahipliği yapmaktadır.

İlk defa 1904 yılında Eynihal adıyla köy statüsüne kavuşan Demre; 6 Haziran 1968 yılında dört köyün birleşimiyle Belediyelik, 4 Temmuz 1987 de İlçe olmuştur. Kale ismi yerine Demre ismini alması da 2005 senesinde gerçekleşmiştir.

demre (2)

Demre Coğrafyası

Antalya Körfezi’nin batı kısmında Teke Yarımadası’nınsa güneyinde bulunan bir ilçe olan Demre’nin batı tarafında Kaş İlçesi, doğu kısmında Finike İlçesi ve güneyindeyse Akdeniz yer almaktadır. Üç tarafını denizlerin çevirmiş olduğu ilçenin arazisi Demre Çayı tarafından taşınan verimli alüvyon toprakları sayesinde meydana gelmiştir. Akdeniz iklimine ait karakteristik özelliklerin hâkim olduğu ilçede yazları sıcak ve kurak, kışlarıysa ılık ve yağışlıdır.

İlçe nüfusu 2007 yılında yapılan genel nüfus sayımına göre 24.809’dur. Genel nüfusun toplam 15.762’si İlçe merkezinde, 9.047’si ise köylerde ikamet etmektedir. İlçenin 2010 yılındaki toplam nüfusunun da 25.078 kişiye çıktığı anlaşılmaktadır. İlçe toplamda 47.322 hektarlık bir yüzölçümüne sahiptir. Bunun 5.350 hektarı tarım arazisi,50 hektarı çayır ve mera, 31922 hektarı orman arazisi, 300 hektarı su yüzeyi, 9600 hektarıysa tarım dışı arazidir.

demre (1)-2

Demre Ekonomisi

İlçenin ekonomisinin temeli %90 tarıma dayanmaktadır. İlçe esasen bir turizm cenneti olmasına rağmen gerek buradaki turizm tesislerinin yetersizliği gerek ovanın verimli olması gerekse de iklimin elverişli olmasından ötürü halk geçimini tarımla sağlamaktadır. Bu nedenle turfanda sebze yetiştiriciliği ve turunçgillerin üretimi yaygındır. Türkiye’de en fazla sivri biber üreten yerlerin başında gelmektedir. Demre Sivrisi ismini de buradan almıştır. Son dönemlerde tarihi mirasın değerlendirilmesi ile birlikte turizm faaliyetlerinde de canlanma olmuştur.

Demre’nin İdari Durumu

İlçeye bağlı olarak 9 köy ve 1 belde bulunmaktadır. Merkez ilçe belediyesi ile beraber olarak toplamda 2 belediyesi vardır.

demre (3)

Demre’de Görülmesi Gereken Tarihi Yerler

Noel Baba Kilisesi

Diğer adıyla Aziz Nicholas Kilisesi, Demre’deki gezilebilecek en güzel yerler içinde yer almaktadır. Hristiyanlara göre oldukça önem taşıyan Haç Yolunda yer alan kilise özellikle fakir, yoksul ve yolcu kişilere yardımıyla bilinmekte olan Aziz Nicholas anısına yaptırılmıştır. Çevresinde birçok kilise olmasına rağmen ilçedeki en önemli kilise olma özelliğine sahiptir.

Theimussa (Kale iskelesi-Üçağız)

Üç tarafı yeşil teknelerle çevrili Üçağız Koyu doğal bir liman görünümündedir ve aynı zamanda tekneler için iyi bir barınaktır. Koyun kuzey kıyısı tarafındaki Üçağız Köyü`nün içinde yer alan kalıntılar, Theimussa antik kentine aittir. Bu antik kent hakkında pek bir bilgi bulunmamaktadır ama kitabeden MÖ. IV. Yüzyıla kadar eski bir tarihe sahip olduğu anlaşılmaktadır. Bu bölgede genellikle mezar kalıntıları bulunsa da köyün kıyısında söveleri hâlâ yerinde bir kapı ile alçak bir kayalık üzerindeki kule kalıntılarına da rastlanılmaktadır.

Myra Antik Kenti

İlçede gezilecek en önemli antik kent olan ve tarihi MÖ. 5. Yüzyıla dayanan Myra, hem Roma hem de Likya dönemine dayanmaktadır. Bu antik kentte en iyi korunmuş tiyatrolardan biri bulunmaktadır. Şehir merkezine yakın bir yerde bulunan antik kente faklı mimari eserlere ait kalıntılara da rastlanılmaktadır. Likya kültüründe önemli bir yer sahibi olan kent, özellikle yönetim olarak en önemli şehirlerden biri olarak görülmektedir.

Kale Simena

Kaleköy küçük bir Likya kıyı kenti olan antik Simena üzerine kurulmuştur. Tarihi M.Ö. 4.y.y. dayanan Kale Simena’ya sadece denizden ulaşım vardır. Pansiyonları çok rağbet gören köyün doğa ve tarihi yapısı ziyaretçileri etkilemektedir. Tam karşısında Kekova Adası ve batık kent yer alır.

Andriake Antik Kenti ve Likya Uygarlıkları Müzesi

Eski bir liman kenti olan Andriake Antik Kenti, Demre’ye 6 kilometre uzaklığındadır. Burası Myra Antik Kentinin liman kentidir. Demre-Kaş Yolu kenarındaki kentte lahitler, mezarlar ve sarnıç, agora, kilise benzerindeki kalıntılara rastlanmaktadır. Atik kentin bulunduğu Çayağzı bölgesi özellikle gün batımı saatlerinde denizin üzerinde meydana gelen görüntüler sayesinde birçok kişi buraya gelmeyi tercih etmektedir. Antik kentin içinde tarihi bir yapının restore edilmesi ile kurulan Likya Uygarlıkları Müzesi muhakkak görülmesi gereken yerlerden biridir.

Kekova

Tarihin ve doğanın iç içe bulunduğu Kekova Bölgesinin bünyesinde olağanüstü güzellikte koylar yer almaktadır. Mavi yolculuğa çıkanların önemli konaklama merkezlerinden biridir. Kekova koylarına denizden ulaşabilmek için Kale İskelesi Üçağız’dan tekne kiralanması veya tekne turlarına katılmak gerekmektedir.

demre (2)-1

Demre’de Turizm

İlçe, coğrafi konumu ve tarihi itibariyle tam bir turizm beldesidir. İlçede tarihten kalan Noel Baba Kilisesi, Myra Antik Kenti ve Tiyatrosu, Andreake Antik Kenti, Kaya Mezarları, Simena Antik Kenti, Likya Uygarlıkları Müzesi gibi yapılar turizm konusunda cazibe oluşturmaktadır. Kekova Bölgesi ve Batık Kent’in temiz denizi ve iklimiyle ilçe hem coğrafi açıdan hem de turizm açısından şanslı bir konumdadır. Ancak ilçe tüm güzelliklerine rağmen turizmden pek yararlandığı söylenemez. Bu konaklama, ulaşım zorluğu ve turizm tesislerinin azlığından kaynaklanmalıdır.

Kaynak: www.antalyagezirehberi.net

demre (5)demre (6)