Geçen yazımda Kumluca Ticaret ve Sanayi Odası (KUTSO) Başkanı Murat H. Günay’ın, tarımla ilgili basın açıklamasını hangi sıfatlarla yaptığını yazmış ve bu basın açıklamasını aynen yazımın devamında yayınlamıştım. 

Açıklamayı defalarca okudum. Bir sivil toplum örgütü olarak üyelerinin ve yöre halkının sorunları başlıklar halinde dile getiriliyor ve çözüm önerilerinde bulunuluyor. Şöyle bir düşündüm bir sivil toplum örgütü olarak haklı bir açıklama olduğu kanaatine vararak basın açıklamasını noktasına virgülüne dokunmadan aynen yayınladım.

Defalarca okuma gerekçem ise gazetemiz Batı Antalya’nın PAYLAŞTIKÇA köşesi yazarı Ramazan Sarıkayalı kardeşimin 18 Mart 2016 tarihli yazısı. O yazıyı da defalarca okudum. İnsanlar “İki yazar çarpıştı” diyecek, “Murat H. Günay’ı tutuyor” diyecek.. Kim ne derse desin sivil toplum kuruluşlarını destekleyen ve toplumun aynası olan bu kuruluşlarda yıllardır çalışan bir kişi olarak bu duruma kayıtsız kalamazdım. Onun için yazmaya karar verdim.

Murat H. Günay’ın açıklaması ve bu açıklamayı hangi sıfatla yaptığını geçen yazımda yazdım. Ramazan Sarıkayalı kardeşimin yazdığı yazının başlığı aynen şöyle “AÇIKLAMAYI İHANET OLARAK GÖRÜYORUM”. Yazının içinde ise yazılan bazı noktaları teker teker inceledim ve düşündüm. Bu arada bazı araştırmalarda yaparak Ramazan kardeşime bazı sorular yöneltme ve açıklama yapma gereği duydum. Yüz yüze konuşma varken neden burada yazdım? Çünkü okurlar Ramazan kardeşimin yazısını okudu. Bende burada yazmalıyım ki gizli kapaklı olmasın.

Konuyu şöylece inceledim;

1- Yazının başlığını öncelikle inceleme gereği duydum. Sözlükte “İHANET" ne demek?

a. Hıyanet, hainlik; bağlı olduğu, savunduğu düşüncelerden görüşlerden vazgeçerek onlara ters düşme.

b. Sevgide aldatma, sadakatsizlik; bir topluluğa, ülkesine kötülük etme.

c. Gerektiğinde yardımda bulunmama, bir kimsenin güvenini yok etme.

Burada Ramazan kardeşime sorum şudur. 

Öncelikle yaptığın ithamın kelime anlamını ve sivil toplum örgütünün açıklamasının görevi olup olmadığını araştırdın mı? 

Eğer bu araştırmaları yaptın ise bu açıklamanın ihanet neresinde veya açıklamanın yasal olmayan yönü neresi?   

2- Ramazan kardeşime ikinci sorum; Şimdiye kadar hangi sivil toplum kuruluşunda çalıştın veya odaların kuruluş kanunlarını okuma gereği duydun mu? Ben çalıştığım ve halen çalışmakta olduğum sivil toplum örgütlerini yazmıyorum. Eğer okumuş olsaydın bu açıklamanın bir sivil toplum örgütünün ne kadar hakkı olduğunu düşünür bu ithamı yapmazdın diye düşünüyorum.

3- Yazının bir bölümünde “Geleceği ancak Allah bilir” ibaresi kullanılmış. Çok doğru bir söz. Bazen belediye hoparlöründen anons yapılıyor, “Yarın hava fırtınalı olacak. Çiftçilerimiz dikkatli olsun” diye. Aynı zamanda okullar valilik tarafından bir gün önceden tatil ediliyor. Bu durumda geleceği haşa Allah yerine biz mi biliyoruz? Bu durumlar ancak Yüce Allah’ın bize verdiği zekâyı kullanarak yapılan tahminlerdir. Ne demiş atalarımız, “Eşeğini sağlam kazığa bağla Allah’a ondan sonra yalvar.”

4- Bir de Ramazan kardeşin sebze fiyatları hakkındaki görüşleri acaba doğrumu diye bir araştırma gereği duydum. Ve 2002 yılı Mart ayından bu tarafa açıklamanın yapıldığı tarihleri baz alarak bir araştırma yaptım. İki yıl hariç her yılı buldum. Ama sadece birkaç yılı yazacağım. Kaynak Kumluca Belediyesi internet sitesidir. Orada hal fiyatlarına girersek yaklaşık 16-17 yıldır bütün tarihler mevcut. Araştırma ve kıyaslama yapmak isteyenler için iyi bir kaynak. 

DOMATES FİYATLARI: 

12 Mart 2002 : 1 TL.

12 Mart 2005 : 0,75 TL.

12 Mart 2008 : 0,80 TL.

12 Mart 2011 : 0,80 TL.

12 Mart 2012 : 0,10 TL.

12 Mart 2013 : 1,70 - 2,20 TL.

12 Mart 2014 : 1 - 1,50 TL.

12 Mart 2015 : 1,40 - 1,80 TL.

12 Mart 2016 : 1 - 1,30 TL.

Bu 14 yıllık sürede maliyetleri siz araştırın. Gübre, ilaç v.s.

Sonuç olarak bende şöyle bir düşünce hakim oldu.

KİM HAKLI?

1- Murat H. Günay’a itimat edip Yönetim Kurulu Başkanı seçen Kumluca Ticaret ve Sanayi Üyelerimi,

2- Murat H. Günay’a itimat edip Turizm Kuruluna seçen ve Türkiye’nin dört bir yöresinden gelen Türkiye Odalar ve Borsalar birliği delegelerimi.

3- Murat H. Günay’a güvenerek 26 Şubat 2016 tarihinde Başkan Yardımcılığına seçen 4 Ticaret ve Sanayi Odası, 2 Ticaret Borsası, 14 Ziraat Odası, 3 mesleki oda, 7 kooperatif birliği, 13 yetiştiriciler birliği, 6 dernek ve bir tarımsal enstitü müdürlüğünden oluşan Antalya Tarım Konseyi üyelerimi.

4- Bu kurumlar adına yaptığı açıklamayı “İHANET” kabul eden değerli kardeşim Ramazan Sarıkayalı mı? 

Haklı takdir sizlerindir. Ben sadece gördüklerimi yazdım. 

Tabii Ramazan kardeşime de bir yönde hak veriyorum. Günümüzde senin fikrine hafif ters düşen ihanetçi modası var. Modayı iyi takip eden bir ülke olduk.

“Çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.”

Mustafa Kemal Atatürk