Cemre düştü ve baharın başlangıcı işte mart ayı da geldi! Metabolizmayı kış uykusundan uyandırmanın tam zamanı. Havaların ısınması, günlerin uzaması çok iyi bir fırsat. Mazeretlere sığınmayın, egzersize başlayın.
Obezitede yaşam tarzı değişikliklerinden biri de egzersiz tedavisidir. Kaliteli bir egzersiz, diyetin yol arkadaşıdır. Ayrıca sosyalleşmeyi sağlar, kalp-damar sağlığı, şeker hastalığı ve kan şekerinin kontrolüne yardımcı olur. Bu yüzden fiziksel aktiviteyi arttırmak, obezite tedavisindeki önemli amaçlarından biridir.
Gün içinde hep bir hareket halindeyiz; ev işleri, koşuşturmacalar… Bunlar sporumsu aktiviteler, fakat kaliteli bir egzersiz yerine ne yazık ki geçmiyor. İyi bir egzersiz programı aerobik egzersizleri, kuvvet egzersizlerini ve esneme hareketlerini içermelidir. Genellikle zayıflamak isteyenler haftanın en az 4 günü 30-40 dakikalık egzersiz yapabilir. Dünya Sağlık Örgütü’nün önerilerine göre ise sağlıklı vücut ağırlığını korumak için günde tek seferde 30-45 dakikalık, orta şiddetli aktivite yapılmalıdır.
Sağlık Bakanlığı 2010 yılında ‘’Obezite ile Mücadele ve Kontrol Programı’’ kapsamında günlük 10.000 adım uygulamasını başlattı. Çünkü yürümek en kolay egzersizlerden biridir. “Uçamıyorsan koş, koşamıyorsan yürü…” demiş Martin Luther King. Araştırmalara göre masa başı çalışan, aktivite düzeyi en az olan bir kişinin günlük 3.000 adım attığı görülmüş. Elbette ki bu yeterli değil. Bu yüzden haftalık adımlar bin arttırılarak 7 hafta sonunda 10 bin adım hedeflenebilir. 10 bin adım ortalama 6-8 kilometre arasında değişiyor ve tempolu ise 1 saatte bitiyor. Yaklaşık 400-500 kalori yaktırıyor. Bunun dışında kişinin durumuna göre bisiklete binme, yüzme, koşu da yapılabilir.
Sonuç olarak obezitede fiziksel aktivitenin sağlık üzerinde bedensel, ruhsal ve sosyal birçok olumlu etkileri bulunmaktadır. Aktif yaşam tarzı alışkanlık haline getirilmelidir. Haftaya yazımda obezitede davranış değişiklikleri üzerine konuşacağız. Sağlıklı günler dilerim.