SEÇİMİN KAYBEDENİ MİLLET İTTİFAKI! DEPREMZEDELERE SÖYLENENLER VİCDANLARI YARALADI! MİLLET İRADESİNE SAYGI DUYMAK GEREK... MAKAMLAR GELİP GEÇİCİDİR, ASIL OLAN VATANDIR!
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları 14 Mayıs'ta demokratik hakkını kullanmak için sandığa gitti. Türkiye tarihinin en sakin seçimini yaşadı. Propaganda döneminde ufak tefek sıkıntılar olmasına rağmen YSK'sıyla, polisiyle, jandarmasıyla, sandık görevlisiyle tüm sorumluları ile güvenli ve sorunsuz bir seçim süreci yaşadık.
Birilerinin sosyal medya üzerinden insanları galeyana getirme çabasına rağmen vatandaş sağduyulu davranarak, sandıktan çıkan karara saygı duydu. Sandıkların açılması ile taraflar tarafından bir takım manipülasyonlar oldu fakat herşeye rağmen YSK’yı tebrik etmek gerek, dakika dakika açıklamaları ile hem vatandaşı hem de partileri rahatlattı. Sandıkların sayılması ve itirazların ardından YSK kesin sonuçları açıkladı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hiçbir aday 50+1’i yakalayamadığı için seçim ikinci tura kaldı. İkinci tura 28 Mayıs’ta yine Türkiye’nin kaderini belirleyecek bir seçime gidiyoruz.
Türkiye genelinde bir takım tahminlerde bulunmuştum. Tahminlerimin birçoğu tuttu, fakat Muharrem İnce’nin çekilmesi ile seçimin ilk turda biteceğini düşünüyordum fakat Sinan Oğan'ın sürpriz bir oy oranı alması seçimi ikinci tura bıraktı. Bu konuda maalesef yanıldım. Antalya’da oy oranları ve milletvekili sayıları tahminlerimde yanılmadım. Batı Antalya’yı temsilen bir tek Ak Parti’den Atay Uslu seçildi, kendisini ve diğer seçilen tüm milletvekillerini tebrik ediyorum.
Bu seçimin kaybedeni kesinlikle Millet İttifakı olmuştur. Nedenine gelince; millet ittifakı namı değer değer 6’lı masa yeni anayasa, parlamenter sisteme geçiş gibi bir takım vaatlerle bir araya gelmişti. Bunun için de 6 siyasi parti mutabakat metinleri yayınlayarak, tüm kamuoyuna ilan etmişlerdi. Mecliste çoğunluğu yakalayarak Parlamenter sisteme dönüş ve Anayasayı değiştireceklerini defalarca ifade etmişlerdi. Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu ve dışarıdan HDP, TİP ve daha birçok partinin de dışarıdan desteklediği Millet İttifakı, meclis dağılımında resmen sınıfta kaldı. Ayrıca CHP yüzde 25 oranında oy aldı. CHP listelerinden giren 39 Milletvekili de meclise girdi. 130 vekil çıkaran CHP listelerinden Deva Partisi 14 vekil, Gelecek Partisi 10 vekil, Saadet Partisi 10 vekil ve Demokrat Parti 3 vekil çıkardı. Bu seçimin kazananı bu partiler olmuştur. Zaten yüzde 25 civarında oyu olan CHP'ye bu partilerin hiç oy getirisi olmamış gibi görünüyor. Bence CHP açısından fermuar listenin yanlış bir hamle olduğunu düşünüyorum.
Kesin Sonuçlara göre, Cumhur İttifakı yüzde 49,36 oranına ulaştı ve Meclis'e 323 milletvekili göndermiş oldu. AK Parti 267 milletvekili, MHP 51 milletvekili, Yeniden Refah 5 milletvekili çıkardı.
Millet İttifakı'nın oy oranı ise % 35,18 oldu ve 211 milletvekili gönderdi. CHP 167 milletvekili, İYİ Parti 44 milletvekili çıkardı. Emek ve Özgürlük İttifakı Meclis'te 66 milletvekiliyle yer alacak. YSP 62 milletvekili, TİP 4 milletvekili çıkardı.
Bu sonuçlara göre; Millet İttifakı daha önce ilan ettikleri vaatleri gerçekleştirme şansı kalmadı. Bu seçimi sosyal medya üzerinden yorumlayanların hepsi sınıftı kaldı. Bir takım YouTube kanallarına güvenerek kazanacaklarını düşünenlerin hepsi kaybetti. Tabi sosyal medya önemli, fakat tek başına güç değil. Sosyal medya üzerinden yapılan anketler, araştırma şirketlerin hemen hemen tamamı bu seçimin sonuçlarında yanıldı. İlçemizde de bir takım caps sayfalarının seçimi biz kazandıracağız söylemlerini duyuyorum. İlk önce komedi, mizah ile başlayan caps sayfaları, şimdi ise ne hikmetse ticarethanelere döndü. Bu caps sayfalarının gelecekleri ile igili durumu yaşayarak hep birlikte göreceğiz.
Tabi bu süreçte hiç hoş olmayan vicdanları yaralayan söylemlerle de karşılaştık. Her vatandaş demokratik hakkını kullanarak, istediği partiye, istediği kişiye oyunu verebilir. Özellikle deprem bölgesinde oyunu Ak Partiden yana kullanan vatandaşlara çok ağır ifadeler kullanıldı. Sosyal medyada ‘keşke tamamınız enkaz altında kalsaydınız’, ‘size yaptığımız yardımlar haram zıkkım olsun’, ‘cahiller’, ‘size akıttığımız gözyaşlarımıza yazık’ gibi daha ağza alınmayacak ağır söylemler. Bu söylemler vicdanları yaralamıştır. Herkes istediği partiye oy verebilir nasıl size saygı duyuluyorsa, sizde saygı duymak zorundasınız. Sırf sizin gibi düşünmüyor diye aptal, cahil, koyun gibi benzetmeler maruz bırakmak bizlere yakışmıyor. Sandıktan çıkan sonuca saygı duymak zorundayız.
Nasıl olurda oy verirler. Ben size niye oy verdiklerini açıklayayım. Türkiye dünyada eşi benzeri olmayan bir deprem felaketi yaşadı. Devletimiz bu süreçte tüm imkanları ile mücadele etmiştir. Elbette net bir şekilde hükümet yetkililerinde özeleştiri yaptığı gibi ilk 3 gün müdahalede yetersiz kalınmıştır. Depremin daha 2. veya 3. gününde millet ittifakı üyeleri 'seçimi erteleyecekler' tartışmalarını başlattı. Daha sonra aday belirleme sürecinde deprem gerçeği bir anda değişerek, millet ittifakının aday belirleme tartışmalarına döndü. Yani millet canıyla uğraşırken aday tartışmaları... Millet ittifakı üyeleri nasıl olsa depremden dolayı ve devletin geç müdahalesinden dolayı bize oy verirler düşüncesi ile deprem bölgesinde ciddi anlamda çalışma yapmadılar. Ak Parti bu süreçte tüm bakanları ile sahada aktif çalışarak, temel atma törenleri ve anahtar teslimleri yaptı. Bu gündem değişimleri ve yetersiz çalışma millet ittifakının deprem bölgesinde başarısız olmasına sebep olmuştur.
Nasıl olurda bu kadar ekonomik kriz var, deprem var, hayat pahalılığı var, buna rağmen Ak Parti birinci parti oluyor, bunu muhalefet partileri özeleştiri yaparak, vatandaş bize neden oy vermiyor diye sorgulaması gerekiyor. Daha sandık sayımı bitmeden biz kazandık, öndeyiz, kazanıyoruz söylemleri ile seçim kazanılmıyor maalesef. Nitekim seçim sonuçlanınca farkın 2.5 Milyon olduğu net bir şekilde görüldü. Düşünün bu kadar sıkıntıya rağmen seçimi tek başına kazanır denilen Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu gibi isimlerin sahada aktif olarak çalışmasına rağmen 22 yıldır iktidarda olan Recep Tayyip Erdoğan yüzde 49,52 oranında oy alarak Kemal Kılıçdaroğlu’na yaklaşık 2,5 milyon oy fark atabiliyor. Seçimi kaybettikten sonra bir takım bahanelerin arkasına sığınmak, Anadolu Ajansı manipüle etti, çaldılar gibi söylemlerle kendinizi kandırmayın. Sandıkların başında her partinin müşahitleri var, sonuçlar ıslak imzalar teslim ediliyor. Tüm ajanslarların, partilerin takip ettiği oranların hepsi birbiri ile tutuyor. Bir takım bilinçli veya bilinçsiz yapılan hatalar itirazlarla tekrar sayılıp düzeltiliyor.
Bazı manipülasyonlarla sahte oy pusuluları yazıcıdan çıktı alınarak yol kenarlarında, çöplerde yakılarak veya bir takım kimlik örneklerinin parçalandığı fotoğraflar paylaşarak seçimi sosyal medyada gölgelemek insanları dezenformasyona yönlendirerek manipüle etmenin vatan hainliğinden farkı yoktur. Siz siz olun doğruluğu teyit edilmeyen hiçbir paylaşımda bulunmayın. Suça ortak olmayın. Birilerinin maşası olmayın, kendinizi kullandırmayın. Sosyal medya o kadar manipülasyona açık ki hiç alakası olmayan bir fotoğraf veya söylem binlerce kişinin paylaşımı ile doğru zannedilebiliyor. O yüzden kimsenin hakkına girmemek için teyit edilmemiş hiçbir bilgiyi paylaşmayın.
Evet gelelim 28 Mayıs’ta seçim sonucu ne olur? Recep Tayyip Erdoğan yüzde 49,52 ile 27 Milyon 133 bin 849 oy, Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 44,88 ile 24 Milyon 595 bin 178 oy, Sina Oğan yüzde 5,17 ile 2 milyon 831 bin 239 oy ve Muharrem İnce yüzde 0,43 ile 235 bin 783 oy aldı. Bir kere şu konuda hem fikir olalım; seçmen 14 Mayıs’ta aslında kararını verdi. Seçmenin kararının 28 Mayıs’ta değişeceğini düşünmüyorum. Bu seçimde millet ittifakının meclis çoğunluğu sağlayamamasından dolayı hayal kırıklığı uğrayan seçmenin bir kısmının sandığa gitmeyeceğini düşünüyorum. Katılımın yüzde 88’den yüzde 85’lere daha altlara düşeceğini düşünüyorum. Ata İttifakının adayı Sinan Oğan Cumhur İttifakını destekleyeceğini, Adalet Partisi ve Zafer Partisi’de adayından farklı olarak millet ittifakını desteklediklerini açıkladılar. İki aday arasındaki oy farkı yaklaşık 2,5 milyon civarında. Adaylar mevcut oylarının üzerine ata ittifakının oylarının da tarafların söylemelerine rağmen homojen olarak dağılacağını düşünmekle beraber, seçimde çok büyük değişiklik olacağını düşünmüyorum. Zaten meclis çoğunluğuna alan seçimi kazanacaktı. Kazanan değişmez benim görüşüm. Tabi bu görüşümü tarafsız bir gözle ilk turda mevcut verilen oylar üzerinden değerlendiriyorum. İyi olan hak eden seçimi kazansın.
28 Mayıs Pazar akşamı seçim bitiyor. Pazartesi günü koyun, ayyaş, cahil, dinsiz gibi daha birçok benzetme yaptığınız kişi, akraba, arkadaş, ahbap veya bir komşunuzla yüz yüze bakacaksınız. Cahil, koyun dediğiniz akrabanla telefonla görüşüp hasbihal edeceksiniz. Ayyaş dediğin arkadaşınla öğle yemeği yiyeceksiniz. Dinsiz dediğin yakınlarınla birlikte dua edeceksiniz.
Değdi mi bunca gönül kırmaya? Herkes Demokratik bir şekilde istediği partiye yada adaya oy verme hakkını sahiptir. Kimse yargılayamaz, sorgulayamaz.
Kime oy verirsen ver, netice ne olursa olsun asıl olan şehit kanları ile sulanmış dünyada eşi benzeri olmayan bu vatan toprakları için hayırlısını dilemek ve sonucuna saygı duymaktır. Seçimler, hükümetler gelip geçicidir. Asıl olan vatandır. Seçimin sonucu ne olursa olsun erdemli bir vatandaş olarak saygı duymanız dileği ile huzurla kalın…