-ÖZGÜRLÜK BAŞKASININ HAKKININ GASP ETMEK DEĞİLDİR! -DEDİKODUYU, MAGAZİNİ SEVİYORUZ… -TERCİHİNİZİ KENDİNİZE SAKLAYIN! -GÜRUHLARIN BU TOPLUMDA YAŞAMAYA HAKKI YOK!
Bugünlerde ülke gündemini meşgul eden bazı sapkın olaylardan bahsedeceğim. Sosyal medya hayatımıza girdiğinden bu yana tüm özel günlerimizi, durumlarımızı paylaşıyoruz. Sosyal medya artık hayatımızın bir parçası. İlçemizde geçmişte bir takım yaşanan ve gündeme gelen tanınmış bir takım iş insanları ile ilgili görüntüler, swinger (eş değiştirme) partileri, güzellik salonunda yaşanan ahlak dışı ve uyuşturucu olayları…
Meslek hayatımda binlerce haber kaleme aldım. Ajans muhabirliği, makale yazarlığı, yerel medyanın birçok departmanında görev aldım. Yaklaşık 19 yıldır bu mesleğin içerisindeyim. Meslek hayatıma başladığım gençlik yıllarımda gazeteciliğin temel ilkeleri, etik değerleri ne gerekiyorsa onu yapmaya çalıştım. Tabi insan gençlikte bazı yapmaması gereken şeyler de yapıyor maalesef. Cinsel istismar, tecavüz, çeşitli sapkın davranışlar ile ilgili toplumun merak ettiği ve sansasyonel etkiler yaratacak haberler yaptım. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim; geçmişte yaşadığım tecrübelere göre bu tür haberlerin özellikle bizim gibi küçük yerlerde gündeme gelmesi, insanların birbirlerini tanıması nedeniyle bir aile ferdinin yaptığı bir hatanın tüm aile üyelerine ve akrabalarına kadar sirayet etmesine neden olabiliyor.
Toplumsal değerlerle ilgili bu tür haberler maalesef, bir ailenin veya akrabaların toplum içine çıkmamasına, toplum baskısına neden olabiliyor. Büyükşehirlerde nüfus yoğunluğu nedeniyle bu tür haberler çok fazla ilgi çekmezken, küçük yerlerde insanların birbirlerini yakından tanıması nedeniyle istenmeyen durumlar yaşanabiliyor. O yüzden toplumu, gençliği, yanlış yönde etkileyecek bu olayları gündeme getirmek istemiyorum. Haberleştirmedim diye eleştirenler de oldu. Fakat, ilçenin hoş olmayan şeylerle anılmasına vesile olmak istemiyorum. Dikkat ettiyseniz bu tür haberlere çok fazla yer vermemeye çalışıyorum.
1982 tarihli T.C. Anayasası'nın İkinci Bölümünün “Özel Hayatın Gizliliği ve Korunması” başlıklı İkinci Kısmının 20. Maddesi:14 “Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.” Denmiştir.
Ben insanların özel hayatı ile gündeme gelmesini doğru bulmuyorum. Özel hayat gizliliği herkes için gerekli. Anayasal bir hak. Özellikle bizim gibi küçük ilçelerde bu tür haberler yayılma hızı inanılmaz derecede. Toplumun önde gelen insanlarının özel hayatına dikkat etmesi gerektiği gibi özel hayatın bu kadar konuşulmasını da doğru bulmuyorum. Maalesef dedikoduyu seviyoruz. Yaşanan bir olayı kulaktan kulağa başka bir noktaya getirebiliyoruz. Yeni bir dolandırıcılık yöntemi ile özellikle insanların zaafları kullanılarak görüntüleri kaydedilip, şantaja dönüşebiliyor. Birçok insanda uygunsuz görüntülerinin yayılmaması için şantaja boyun eğiyor. Daha dikkatli olmamız, bu tür tuzaklara düşmemiz gerekiyor. Bu görüntüler bir şekilde yayılmaya başlayınca da işin boyutu başka bir noktaya geliyor. Benim asıl takıldığım nokta; insanların rahatlığı… Teşhircilik o kadar normalleşti ki; insanların göğsünü gere gere, gözüne soka soka hiçbir şey olmamış gibi davranıyor olabilmelerini anlamlandıramıyorum. Pişkinlik böyle bir şey galiba…
İnsanlar bir takım tercihlere maili olabilir. Fakat bunu özgürlük kisvesi altında insanların gözüne soka sokada yapamazsın. Ülkemizde adaletin belli noktalarda aksadığını düşünsem de özgür bir ülke de yaşadığımızı söyleyebilirim. Düşünsenize iki erkek çift dans edip, doğum günü kutlaması yapıp, bunu sosyal medyada paylaşabiliyor. Cinsel tercihi ile ilgili ayrıntıları özel hayatını istediği gibi teşhir edebiliyor. Sokak ortasında çoluk çocuğun olduğu bir ortamda LGBT bireylere özgürlük kisvesi altında çıplak bir şekilde eylem yapabiliyor. Özellikle bu tür olaylar normalleştirilmeye çalışılıyor. Daha fazla çirkin şeyler var ama yazmak istemiyorum. Özellikle çocukları tik tok vb sosyal medya platformlarından uzak tutmalıyız. Teknolojinin geldiği noktada artık sınırlamalar getirebilirsiniz.
Demem o ki; sizin cinsel tercihiniz bizi ilgilendirmiyor. Ne yapmak istiyorsanız özel hayatınızda yaparsınız. Bizi ilgilendirmiyor. Yarın hepimiz günahımızla, sevabımızla Allah’a hesap vereceğiz. O sizinle Allah arasında. Ama bunu insanların gözüne soka soka benim tercihim bu diyerek, benim özgürlüğümü kısıtlayamazsınız. Hiç normal insanların benim tercihim bu diye bağırdığını gördünüz mü? Bırakın da özel hayatınız size kalsın. Ne yapmak istiyorsanız yapıyorsanız zaten.
Dini inancımıza göre bu tür sapkınlıkların kesin bir dille haram olduğunu, bu tür ilişkilerin yasaklandığını biliyoruz. Bu tür ilişkilere saygı duymak zorunda değiliz. Özel hayatınızda ne yapmak istiyorsanız yapın biz görmek zorunda değiliz. Ayrıca, cinsel istismar ve tecavüz suçlarının yeterince caydırıcı olduğunu düşünmüyorum. Hepimizin çocuğu var. Çocuğun ömrü boyunca unutamayacağı bir durumun karşılığı çok ağır olmalı. Bu tür güruhların toplumumuzda yaşamaması gerektiğini düşünüyorum. Saygılarımla…
Kalın sağlıcakla…
Sinan ÇEVİREN
Yazı İşleri Müdürü