Geçtiğimiz yazımızda Yörük göçünü yazmıştım. Bu gün ise yağlı pehlivan güreşlerini yazacağım.
2– YAĞLI PEHLİVAN GÜREŞLERİ: Önce bu işin en güzel yönlerini kısaca aktarıp, düzeldiğine güzelliğe daha güzellik katacak tespitlerimi yazacağım.
Kim ne derse desin organizasyonda Kumluca Güreşleri Kırkpınar ve Elmalıdan sonra gelen en büyük yağlı pehlivan güreşleridir. Burada da Elmalı 663, Kırkpınar 654 üncüsünü düzenledi biz ise 16’ncısını düzenledik. Bu hafta sonu 17’ncisini düzenleyeceğiz.
Kumluca Yağlı Pehlivan Güreşlerinde dereceye giren güreşçilerin çoğunluğu Kırkpınar Güreşlerinde de kürsüye çıkar.
Seyircimizde çok cefakârdır. Ben umumiyetle sabah 08:30’da en geç orada olurum. O saatlerde tribünlerin yarıdan fazlası doludur. Saat 09:00 -09:30 gibi bütün tribünler dolar ve bu seyirci son güreşe kadar yaklaşık 10 saatin üzerinde orada kalır.
Kumluca Belediyesi organizasyon yönünden elinden gelenin en iyisini yapmaktadır. Burada yapacağım eleştiriler yapıcı bir eleştiri olarak kabul edilmelidir. Bu eleştiriler sadece organizasyonu ilgilendiren eleştiriler değildir. Sahada görevlileri, cazgırları, siyasileri, seyircileri şahsımda dahil olmak üzere herkesi ilgilendirmektedir. Bu eksiklikler sadece Kumluca’nın eksiklikleri değildir. Yüzde 90 tüm güreşlerde mevcut olanlardır.
CAZGIRLIK: Cazgırlık çok ciddi bir meslektir. Cazgırın işi hem seyirciyi hem güreşçiyi coşturmaktır. Bizde cazgır saha ortasında dolaşıp boş durmamak için devamlı anons yapan ve gürültüsü ile cefakâr seyirciyi rahatsız eden kişi durumundadır. Tabii burada Pele Mehmet ve Şükrü Kayabaş gibi bu mesleğin erbabı arkadaşlarımızı bu ithamın dışında tutuyorum.
Bu konuda dikkatimi çeken bazı hususlar şöyle;
- Cazgırlar aynı zamanda anons spikerliği de yapmaktadırlar. Sahada konuşmuş olmak için aynı olayı devamlı anons etmektedirler. Örneğin; “Son çağrı”. Adı üzerinde son çağrıdır. 10 defa tekrar edilmez.
- Pehlivanları sunarken her pehlivanın adını ve hangi kurum adına güreştiğini orada pehlivana sorup söylüyorlar. Anlaşılmıyor, onun içinde eksik söyleniyor, Güreşçi ikaz edince tekrar söyleniyor. Bence bu sunum için cazgır önceden hazırlanmalıdır. Boy güreşçilerinin listesini almalı ve sunumu ona göre yapmalıdır.
- Gelen Misafirleri sunma olayı umumiyetle Cazgır Erkan tarafından yapılmaktadır. Erkan kardeşimizin yıllardır öğrendiği tek kelime ünlü. Her gelene “Ünlü” diyor ve aynı kelimeyi on kere söylüyor. Bir kereye razı olmaya başladık ama on keresi fazla gidiyor. Benim bu kardeşimize tavsiyem “Ünlü” ne demek, sözlük anlamına bir baksın ve gelen kişinin bu kriterlere uyup uymadığına göre bu kelimeyi kullansın.
- Tüm cazgırlarımıza bir tavsiyem var. Günümüz kendini geliştirme günüdür. Kendinizi biraz geliştirin. Halkın dikkatini çekmek için neler yapabilirsiniz onu araştırın. Kısacası yaptığınız işte biraz bilgi sahibi olun.
SEYİRCİLERİMİZ: Bizim çocukluğumuzdan beri öğrendiğimiz bir olay vardır. “Yuh” olmaz, hatta bir tarafı yükseltip bir tarafın moralini bozucu hareketler yapılmaz. Son yıllarda bu işi daha çok ileriye gitmiş ve “Yuh” çekmeler başlamıştır.
Bu spor bizim ata sporumuzdur. Bu meydanlar er meydanıdır. Bu çayırlar dualı çayırlardır. Bu güreşçiler ise hepsi koçyiğitlerimizdir.
SİYASİLERİMİZ: Siyasi parti temsilcilerimiz güreşlere geç gelmekte ve kalabalık gelerek gövde gösterisi yapmaktadır. Hele güreşi tertipleyen belediye hangi siyasi partidense o gurup bir de cazgırın aynı övgü lafları ile sahada tur atmaktadır.
Beyler, o sahalar güreş sahasıdır, er meydanıdır. Siyaset sahası ve meydanı değildir. O seyircide oraya güreş seyretmeye gelmiştir. Ne olur kıymayın geleneğimize.
ORGANİZASYON KOMİTELERİ: Bu işleri ve geleneği yaşatmak için verdiğiniz mücadeleleri iyi bilenlerdenim. Yaptıklarınız ve çektikleriniz bellidir. Ama sahalarda gördüğüm en büyük eksiği sizlere hatırlatma gereği duydum.
Buda şudur; Saha içine girişler daha düzenli bir hal almalıdır. İşi olmayan kişiler saha içine sokulmamalı, basın mensupları da dahil saha içine gireceklere mutlaka görevli kartı verilmelidir.
17’nci Kumluca Yağlı Pehlivan Güreşlerinin hayırlı olması ve başarılı geçmesi dileklerimle.