Burası Türkiye sözünü hiç tutmadım. Bu sözün farklı ve olumsuz anlamda kullanılması hiç hoşuma gitmedi.
Burası Türkiye sözüburada her şey olur. Beklenmeyen, istenmeyen, olayların her an yaşanması olağandır. Akıl ve mantığa uymayan durumlarla karşılaşırsanız şaşırmayın anlamını içermektedir.
"Burası Türkiye" diyenlere kızmadığımı söyleyemem. Bu sözü memleketimiz Türkiye arasında irtibat kuramadım. Bu sözün bu anlamlarda kullanılmasını memleketime hiç yakıştıramadım.
Bu sözde anlatılmak istenilen daha derinlerde ne olabilir? sorusunu kendime sorup yanıt aradım. Bu söz ucu açık bir söz olup, sağa sola çekmeye de uygun düşmektedir.
Kişiler arasındaki ilişkilerde normal olmayan bir durum varsa burası Türkiye deyip işin içinden çıkılamaz. İlişkilerdeki tutarsızlık memlekete bağlanamaz. Memleket insanlara ekmek, su verir. Besleyip büyütür. Memleket hakkında söz söylerken biraz daha dikkatli olmak gereklidir.
Bu söz küçümsemeye işaret etmekte olup, cehaleti de çağrıştırmaktadır. Düşünmeden nasibini almamış, cahil insanların yaşam sürdüğü bir ülkede her türlü tutarsızlığın yaşanabileceği anlatılmak istenmiştir.
Bu söz seneler öncesinden beri kullanılmakta olup o yıllarda kabul görmüş olması hiç de yerinde değildi. Çünkü o yıllarda yalanlar, dolanlar havada uçuyordu. Söz namustur deniliyor, herkes sözünden çıkmamak için özen gösteriyordu. Söze istinaden insanlar arasında ticari ilişkilerde bile senet yapılmıyordu. Ahlak kuralları hukuk kuralları gibiydi. Ahlak kurallarının yaptırımı olmadığı halde insanlar ayıplanmaktan çekiniyordu. Hukuk kuralları ise yaptırımı gerektir.
O günlerde kanma, kandırılma olayları çok yaygın değildi. Hak, hukuk gözetilir. Hukuksuzluk yaşanmazdı. Herkes birbirine haksızlık yapmaktan korkardı. İnsanlar içinde kalleşlik yapanlar kolay kolay çıkmazdı. İnsanlar kalleşliği kendisine yakıştıramazlardı.
Sahtekârlık, hilekârlıkayıplanır. Böyle kişilerden uzak durmak için çaba gösterilirdi. Sözün kısası doğrucu bir yaşam sürdüğü halde ortada dolaşan "Burası Türkiye sözü" o koşullarda yerinde kullanılmış bir söz olmuyordu.
Bugünlerde olumsuzluklar artarak yaşanmaktadır. Değerlerimiz değersiz hale getirilmiştir. Eşitlik ilkesi göz göre göre arka planaitilmiştir. Açıktan açığa yandaşlarkayrılmaktadır. Yolsuzluk yapanların yüzleri kızarmaz olmuştur. Yolsuzluk haksızlıktır, ahlaksızlıktır. Hangi açıdan bakılırsa sakat bir durumdur. Yolsuzluk, hırsızlık yapanlar hangi makamda olursa olsun hoş görülmemelidir.
Yaşanan bunca olumsuz halden sonra BurasıTürkiye diyenlerin sayısında artış olursa şaşmamak gerekir. Burası Türkiye denilerek memleketimize haksızlık edilmesine razı olamayız. Memleketimizin karalanmaması, kötü gösterilmemesi için elden gelen özen gösterilmelidir.
İnsanlarımız kötü ve hain değildir. Her durumda insanlarımızın kalitesinin artırılması için çalışılmalıdır. Memleketimiz her yönden geliştirilmelidir. Hainlik düşünenler çıkarsa bunlara fırsat verilmemelidir. Siyasetçilerin görevi, yarınlar için katkı sağlamaktır. Toplumun refah seviyesini artırmaktır. Siyasiler olarak katkı sağlayacak durum kalmamışsa tükenmişlik var demektir. Tükenmiş olanlar yerlerini yeni ve yetenekli kişileri bırakmalıdır. Hiç kimse benim, bizim yerimize kimse tutamaz diye düşünmemelidir. Güzelin güzeli olduğu gibi iyinin de iyisi vardır. Kim hainlik ve kötülük düşünürse düşündüğü ölçüde hainlik ve kötülük yaşaması iyi olacaktır. Her yönüyle iyiliği sevgiyi ve güzelliği sonuna kadar yaşamak istiyoruz. Salgın geçtikten sonra da iyilik güzellik ve sevgi kalıcı olmalıdır. Sevgilerimle...
Cafer Gündoğdu
0539 979 35 29