Yeni bir haftaya başlıyoruz…

Bu yazı da Pazartesi günü yayınlanacak… İstedim ki, sizlere bahçemin bir yabanından söz edeyim ve bir çiçeği anlatıvereyim…

Hani kış başlar ya, o kışı sarı sarı çiçekleriyle güneşe doğru uzanan ve bizlere el uzatmasıyla ünlenen bir yonca türünden söz edeceğim… Oqsalisgillerden bir yaban: Erik otu…

Bu yabanın kokusu yoktur… Burnunuzun direğini çatlatmaz ama görünümüyle size bir neşe ve keyif verir… Asık suratınıza bir hediye gülüşü bırakabilir…

Ama o çiçeği ağzınıza alıp da biraz beklettiğinizde buram buram bir can eriği tadına varırsınız… Ekşidir ama tatlıdır da… Ben ekşiliğine aşinayımdır…

Mutfağımın olmazsa olmaz bir salata çeşnisidir… Besler… C’ vitamini açısından da hayli bereketlidir…

Bütün yeşilliklerle koyun koyuna yaşar… O üç yapraklı dalların arasından sivri bir gövde yükselir… O yükselen gövdeye de sarı sarı çiçekler çok yakışır… Bir tanesi daha fazla çiçeğe dolanırken diğerleri nöbet tutar o açan çiçeğin boynunda…

Süslü mü süslüdür… Çalımda yapar arada bir… Çalışkandır… Her gün güneşin karşısında coşar… Güneş gittiğinde de küser içine doğru çekilir… Aynı kaparinin çiçekleri gibi…

Kış mevsimini güzelleştiren yoncalar, ağaç sarmaşığı, nergisler, ters laleler ve kadife çiçekleri de kışın açarlar… Hepsi de bahçemde bana kucak açtıkları gibi bir halı gibi de desen olurlar, kardeş olur birbirlerine…

Bazen makarna yemeklerimde kullanırım ekşi yoncayı… Çiçeği salatamın sultanıdır… Zeytinyağlı yemeklere de çok iyi uyum sağlar… Ben gibi “doğal süreç” modunda yaşayan biri için bu bitkiler aynı zamanda sebze gereksinimim için bir deryadır…

Bu mevsimde yine olgunlaşan yabani rezene sizlerin söylemiyle arapsaçı ya da melatura da has bahçemin anason kokulu bir rüyasıdır… Ebegümeçleri, labadalar, ısırganlar, dönbabalar ve devetabanı da bu mevsimin yabanıdırlar…

Doğanın ne güzel bir duası var… Spinoza’nın dediği gibi, “doğa, tanrıdır…”

Kış güneşinin altında parlayan sarı çiçekler, hafif rüzgârla birlikte sallanıyorlar… Altındaki dereotunu biraz sarmış mı ne… Soğanları, sarımsakları ve pırasaları çepeçevre kuşattığı da bilinsin… Yeşil ve sarı…

Doğanın ritmi…

Doğanın dili…

Doğanın büyüsü…

Yaşadığınız topraklara dikkat ettiğinizde nasıl da büyülü bir sırdaşlar topluluğu olduğunu gözlemler ve bu uğurda da beslenirsiniz… Şifanın eczanesinden…

Bizden söylemesi…

Vesselam…