Hayatlarımızın en önemli duruşları arkadaşlıklar sayesinde kurulur…
Bir elek gibi de çarkını çalıştırır. Kimileri yok olur gider, kimileri de zorlar o çalışan eleği… Eleğin içinde kalmak da öyle kolay bir şey sayılmaz. Samimiyet ister, sevgi, saygı ister… Gönüllülük ister…
Arkadaşlığın en önemli yanı; yine yeniden "arkadaş" olarak kalmaktan geçiyor.
Sürdürmek ise her zaman o eşsiz nefesi hissetmekle oluyor.
Ezcümle, gerçek arkadaşlıkların yaşanacağı öyküler olmalı insanın yaşamında…
Bu öyküler torunlara kadar ulaşabilmeli…
Köy Enstitülü öğretmen, Ömer Serin’den söz etmek isterim…
Bu topraklara katkısı olmuş, demokratik- sosyalist öğretmen hareketinin önemli bir neferi olabilmiştir…
Elmalı Ağalarına ”kafa tutmasıyla” tanındı…
Elmalı’nın topraksız köylülerine toprak kazandırdı…
Meclisi tam bir yıl; “Elmalı Toprak Olayları” adıyla kilitledi…
Bülent Ecevit’i Ecevit yapan sloganını kaynağı oldu…
TOPRAK İŞLEYENİN SU KULLANANIN…
Ecevit burada verdiği sınavla da CHP’nin Genel Başkanı seçildi…
Ömer Serin, Serik’teki arkadaşı Serik Postası adında gazete çıkarıyor… Bu gazete de köşe yazıyor Ömer Serin… Ali Oğuz Kehya ile de çok sıkı dost oluyor… Mektuplaşıyorlar yıllarca… Bu mektuplara da Fikret Otyam da dâhil oluyor… Buluşuyorlar ara sıra ve rakı masası kuruyorlar neredeyse üç gün üç gece…
Bir keresinde Ömer Serin Arkadaşı Ali Oğuz Kehya’nın mektubun açarken şunları yazar:
“Mektubunu açar açmaz kesif bir rakı kokusu geldi. İnan zil zurna sarhoş oldum”
Böyle arkadaştırlar… Acı günlerinde acıyı paylaşmış, hüzünlenmişlerdir… Mutlu olduklarında da mutluluk bir güzel paylaşılmıştır…
Günümüzde böyle arkadaşlıkları görmek çok zor…
Muş, Alparslan İlkokuluna sürgün edildiğinde, Ömer Serin’i iki arkadaşı beklemektedir… Tuncel Kurtiz ve Yılmaz Güney… Çok da iyi arkadaş olurlar… Tuncel Kurtiz aynı zamanda çocuklarının da arkadaşı olur…
Sonrasında Ömer Serin yıldızlara doğru koştuğunda; Yazar Mahmut Makal da Ömer Serin’in yazdıklarını kitap haline getirir…
Bendeniz de tam üç kez Ömer Serin’in konferansını verdim…
Şimdi onun bavulunu didik didik ediyorum elbette bir romana konu edeceğim…
Oğlu Mustafa da yıldızlara koştu…
Oğlu Yücel ise bana elinden geleni yaparak belgeler gönderiyor…
Ben öyküsünü dinlediğimde çok etkilendim…
Derinlemesine etkilenebileceğiniz arkadaşlıklarınız olsun…
Vesselam…