"Çocukların Sağlıklı Gelişimi İçin Futbolun Önemi: Teknoloji Bağımlılığına Karşı Bir Adım"
Çocuklar, artık televizyon, bilgisayar, tablet, cep telefonu gibi cihazlardan koparamadığımız teknoloji bağımlısı haline gelen geleceğimizin çocukları. Bu haftaki yazım siz ve aileniz için...
Yapılan araştırmalara göre, ekran başında zaman geçiren çocukların iletişim ve fiziksel koordinasyon gelişiminin düşük olduğu tespit edildi. Yani çocuklarımızı ekran başında uslu duruyor diye tembelleştirip, sosyal ve fiziksel erozyona uğratabiliyoruz.
Ancak spor yapmaya ve futbol oynamaya teşvik edeceğimiz çocuklarımıza yapacağımız iyilikler saymakla bitmiyor. İlerleyen yaşlarda düzenli spor alışkanlığı kazanmaları, vücutlarının daha sağlıklı ve zinde olması, beceri yeteneklerinin artması, hayal gücünü kullanma ve yaratıcılık yeteneklerinin gelişmesi, sorunlarla başa çıkmayı öğrenmeleri, futbolun takım oyunu olması sayesinde karşılıklı yardım, paylaşma ve çevreye saygılı olma gibi özellikleri kazanmaları sayesinde elde edilen avantajlar arasında.
Tabii ki çocuklarınızı futbola teşvik ederken sizlere de onları motive etmek için görevler düşüyor. Öncelikle futbolun bir eğlence olduğunu anlamalarını sağlayın, çünkü çocuklar eğlendiği şeylere daha hızlı adapte olurlar. Futbola ilgi duyduğunuzu çocuklarınıza gösterin ve onları olumlu şekilde cesaretlendirerek motive edin. Futbol oynarken izleyin ve olumlu eleştirilerde bulunun. Ancak en önemlisi, siz anne ve babalar olarak çocuklarınıza spor yaptığınızı gösterin ve sağlıklı bir yaşam tarzını benimseyin.
Bu yazıyı yazarken çocukluğum aklıma geldi. Eskiden mahallede boş bir arsa vardı ve orada taştan kaleler yapar, top oynardık. Sonra dedik ki, bu iş böyle olmaz, kendi imkanlarımızla inşaatta kullanılan tahtalarla kale yapalım. Sahamızı hazırladık, hatta bir mahalle takımı bile kurduk. Akşam ezanı okunurken maç sona ererdi. Maç aralarında ekmek arası domateslerle enerji depolar, sürekli hareket halinde olan çocuklar olarak düşe kalka zaman geçirirdik. Ancak o zamanlar ne hazır yiyecekler vardı, ne de bağımlısı olduğumuz cihazlar. Bahsettiğim anılar, 25 yıl öncesine aittir. Çocukluğumuzu doyasıya yaşadığımız yıllar...
Ancak zamanla mahalledeki kendi sahalarımızın yerini bilgisayarlar aldı. Maç aralarında yediğimiz ekmek arası domateslerin yerini hazır yiyecekler aldı ve ne yazık ki ne yediklerimizin tadı ne de kendi yaptığımız sahalarda oynadığımız futbolun tadı kaldı.
Sevgili anne ve babalar, gelin el ele verelim ve çocuklarımızı spora ve futbola yönlendirelim. Sağlıklı ve iyi bireyler yetiştirerek geleceğimizi koruyalım. Yazımı bitirirken herkese hayallerinin şampiyonluğa ulaştığı bir hafta diliyorum. Futbolla kalın, hoşça kalın.