Merhaba sevgili okuyucular, bu haftayı bir yıl boyunca evlere kapanarak zorlu bir sınav süreci geçiren ve 28 Temmuz’da YKS sonuçlarının açıklanması ile üniversite adaylarını ilgilendiren,‘üniversite tercih döneminde öğrencileri ve ebeveynleri neler bekliyor’ bunun üzerine bir yazıyı ele almayı uygun buldum.
YKS sürecinde başlayan Pandemi, tüm bireyleri etkisi altına alırken öğrencilerin eğitim ile ilgili kaygılarını daha fazla yüzeye çıkardığı görülmüştür. Bu süreci soğukkanlılıkla atlatabilen öğrenciler için şimdi ise, geleceklerini etkileyecek tatlı bir o kadar da telaş yaratan meslek seçimi yer almaktadır.
Öncelikle sevgili üniversite adayı arkadaşlarım sakin olun bir nefes alın ve düşünün yetenekleriniz neler, örneğin; tıp yazmak istiyorsunuz ve puanınız yetiyor ama kan görmeye dayanabiliyor musunuz?Bir kaybınız olduğunda o kayba karşı soğukkanlılığınızı koruyabiliyor musunuz? Sırf puanı tutuyor diye size uygun olmayan bir mesleği seçerek yaşam boyunca mesleğini iş olarak gören kişiler arasında kendinizi görmek isteyip istemediğinizi düşünün lütfen..
Meslek seçimi yaparken, kendimizi ve mutlu olacağımız alanları çok iyi tanımalıyız. Kendinizi keşfe çıkın, bırakın kendinizi dinginliğe ve nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadığınızı analiz edin. Bunun için gerekirse bir uzmandan yardım almaktan çekinmeyin çünkü bu keşif yolculuğu yaşamınızda alacağınız rolü belirleyebilir. Mutlu bir meslek hayatı mı yoksa kendinize uygun olmadığını düşündüğünüz bir meslek hayatını mı tercih edersiniz?
Bunun yanında bazı durumlarda istemeden de olsa anne babalar çocuklarını yanlış tercihe doğru itebilmektedir. Anne babalık içgüdüsel bir gönül olayı, kendi deneyimlerinizi çocuklarınız üzerinde göstermek istemeniz onlar için yanlış tercihe sebep olabilir unutmayın onlar biricik ve herkesin karakteri farklı, sizin istediğiniz değil, çocuğunuzun ne istediği önemli.Onlara iyilik yapmak istiyorsanız bu yolda onları bu işin uzmanları ile buluşturun.
Yaşamınıza yön verirken içinize sinen bir yolda ilerleyin. Bir tane yaşam hakkınız var,yedeğiniz yok. Bunun yanında yanlış tercihten korkmayın. Kendinizi keşfettikçe farkındalık oluştukça mesleğinizin yanında, yan dal ve çift anadal gibi birçok avantajınız olduğu gibi eğitim süreci içinde kendinizi geliştirdikçe de aranan özel bireyler arasına girebilirsiniz.
Mutlu olacağınız bölümü seçin. Yaşamınızda yepyeni bir yola çıkıyorsunuz. Şimdi bu yazıyı okuyan arkadaşlar: ‘‘Sistem bizi mutlu olacağımız değil, iş bulabileceğimiz meslekleri tercih etmeye zorluyor.’’ diyebilir. Ama şu ana bakıldığında üniversite okuyup iş bulma garantisi geçen yıllara oranla daha az olduğu görülmektedir. İşveren artık bireyin yetkin olup olmadığına ve o alanda farklılık yaratıp yaratmadığına, yani kendinizi nasıl geliştirdiğinize bakıyor.
Yazımı Pablo Picasso’nun sözleri ile bitirmek istiyorum.
‘‘Küçük bir çocukken annem bana şöyle demişti:
Eğer asker olursan general olacaksın, rahip olursan Papalığa yükseleceksin.
Ama ben ressam oldum ve Picasso olarak kaldım.’’
Diyeceğim o ki arkadaşlar yaşamınızın baş rolünde siz varsınız. Bu yaşam sizin..
Sevgiyle kalın…
Klinik Psikolog Gülsüm BİRCAN