Emekliyen bir çocuğun ilk isteğinin ne olabileceğini düşündüğümüzde bunun ilk fırsatta ayağa kalkmak, yürümek, yürümenin keyfini çıkarmak olabileceği aklımıza gelir.
Aynı şekilde işleri kötüye giden, iflas edecek duruma gelmiş bir tüccar, bir iş adamı ne düşünür? Bir an önce işlerini yoluna koymayı, içinde bulunduğu zor durumdan nasıl kurtulabileceğinin hesabını yapar. Bazı önlemler alarak toparlanmayı, daha çok çalışarak eski durumuna gelip ayağa kalkmayı düşünür.
Bunlara benzer başka bir durum ise yatalak bir hastaya ne düşünebileceğinin sorulmasıdır. Yatalak bir hastanında ilk düşünceleri arasında ilk fırsatta ayağa kalkmak, yürümek, dolaşmak, hayata yeniden tutunabilme isteği yer alacaktır.
İşleri kötüye giden, işleri bozulan bir iş adamı veya tüccar neyse ekonomik kriz yaşayan ülkede odur. Bu durumda en kestirme yoldan gidilerek, en kısa sürede toplanıp biran önce ayağa kalkabilmenin hesabı yapılmalıdır. Aksi takdirde tüm ülkede sıkıntı ve perişanlık yaşanacaktır. Sıkıntı ve perişanlık huzursuzluk kaynağıdır. Huzurun yaşandığı yer cennet, olmadığı yer cehennemdir. İnsanlara cenneti yaşamak düşer.
Başka hangi hallerde ayağa kalkma olabilir? İyilikle, yardımlaşma, insanların birbirine destek olması, paylaşmanın her çeşidi insanların birbirlerini sevip saymaları, kendi özbenliklerine dönüp ayağa kalkmaları şeklinde olabilir.
Bir kişinin becerisi, çabası, topluma yön vermek için uğraşması, hiç durmadan konuşması, başarıya ulaşmak ve ayağa kalkmak için yeterli değildir. Aklı kullanarak, inançla, inadına çalışılarak topyekün ayağa kalkılacak olursa başarı elde edilir.
Horon; canlı, hareketli, çok kişinin biraraya geldiği değişik, estetik, güzel bir Karadeniz oyunudur. Tek kişiyle oynanmaz. Ülkenin yönetimi her birimde tek kişiye kalırsa ‘Dar anlamda paslaşmanın” dışında ortada başka bir durum yoktur.
Horunun özelliği ve güzelliği orijinal haliyle yaşayabilmek için oyunculara gereksinim vardır. Oyuncuların hep birlikte oynamasıyla güzellik yaşanır. Güzelliği yaşabilmek için ayağa kalk.
Aklımızı, çabamızı, enerjimizi aynı doğruda kullanabildiğimiz takdirde ayağa kalkmanın keyfi bir başka olacaktır.
Ayağa kalkmak etrafa bakmak çevreyi görebilmektir. Olup biteni daha yakından görmek için ayağa kalk.
Canlarım, bütün insanların iş başa düştü. Başka çare yok. Ayağa kalk. Egemenlik kayıtsız şartsız sende değilse ayağa kalk.
Yılmamak, umudunu kaybetmemek zorundasın. Tüm zorluklar için geleceği yeniden kurmak için Ayağa kalk. Ayağa kalk ki, yürüyebilesin. Yürümek için ayağa kalk. Aydınlığa doğru yürü. Karanlık geride kalsın.
Sınırsız sevginle özgür bir toplum oluşturmak için ayağa kalk. Sakın gücünü unutma. Güçlü olan sensin. Gücünü toplamak için ayağa kalk.
Genç ve güzel insanlar için yüreğini ortaya koy. Yıkılmadığını ayakta olduğunu göster ayağa kalk. Ayağa kalk ve yürü ki yarınların dünden, bugünden çok daha güzel olsun.