Sevgili okuyucularım bu hafta yazımın konusu, günümüzde milyonlarca insanı etkisine altına almış yaşam standartlarını olumsuz etkileyen ve hayatın akışı içinde bu duruma alışmış ya da farkına varmadan birçok insanın yaşadığı sorun depresyon.
Günümüzde birçok insan bir sorun karşısında ‘‘depresyondayım’’ söylemleri ve depresyon karşısında sanki doğal bir durum gibi bu durumu kanıksayarak depresyonu hafife alabiliyor. Oysaki depresyon, ölümcül risk taşıyan ciddi bir ruh sağlığı problemidir. Basite alınabilecek tembellik ve mutsuzlukla açıklanabilecek bir durum değildir.
Depresyon birçok sağlık sorununun ortaya çıkmasında etkili bir problemdir.Bireyin yaşam standartını önemli derecede etkileyen bu problem için; yetkin bir uzmana başvurmak, sosyalleşmek, spor yapmak ve yaşadığı sıkıntıları paylaşmak önemlidir.
Kişinin yaşam döngüsünde yaşamış olduğu travmatik durumlar, stres, üzüntü keder, ekonomik çökkünlük, boşanma, ayrılma, yas, gebelik, gebelik sonrası,hormonlar, genetik faktörler gibi tüm yaşamsal sorunlarbu liste uzar da uzar… Hayat boyunca her bireyin başına gelebilecek ve her bireyi farklı derecede etkileyecek bu tür problemler, başa çıkılamaz duruma geldiğinde ruhsal olarak olumsuz sorunlara neden olabilmektedir. Kişinin üzüntülü kederli hali günlük işlevselliğini bozmaya başlaması bu sürecin uzun sürmesi depresyon gelişiminin belirtisi olabilir.
Depresyon teşhisi koyulabilmesi için kişide sorgulanması gereken durumlara bakıldığında, son 2 haftadır yaşam kalitenizin akışını bozacak seviyelerde aşağıda yazmış olduğum belirtilerin en az 5’ini kendinizde fark ediyorsanız depresyonla karşı karşıya olduğunuz ve çok fazla gecikmeden psikolojik yardım almanız gerektiğini gösteren bir tablodur.
Çökkün duygudurum; bireyin sürekli olarak kederli sıkıntılı kasvetli bir duygudurum içinde olması,
İlgisizlik; kişinin önceden zevkle yapmış olduğu (okumak, tv.izlemek, spor yapmak, yemek yapmak, vb.) aktiviteleri yapmaya karşı ilgisizlik,
Uyku sorunları; kişi uykuya dalmada zorluk yaşama, sık sık uyanma, erken uyanma, ya da sürekli olarak uyuma gibi durumlar gözlenebilir. Bunun yanında depresyondaki kişiler uyumasa bile o yataktan kalmama gibi sürekli yatakta kalma söz konusudur.‘‘Günlerdir hava kararmak üzereyken uyanıyorum’’
İştah sorunları; kişinin diyet yapmadan kilo vermesi ya da kilo artışı gözlemlenir.
Konsantrasyon sorunu; kişide dikkat dağınıklığı gözlenebilir.
Kişide suçluluk duygusu ve kendine karşı değersizlik duygularının yanında umutsuz bir bakış açısına rastlanabilir. ‘‘karamsar olma, umudunu kaybetme diyorlar. Bilmiyorlar ki kaybedecek dahi bir umudumun olmadığını.’’Hareket, konuşma ve düşüncede yavaşlama gözlemlenir. Bunun yanında kişinin kendine karşı nefret kin duygularına eşlik edebilen intihar düşünceleri ve eyleme geçme girişimleri olabilir.
Depresyon, hafif, orta ve ağır olmak üzere sınıflandırılır. Yapılan test ve teşhislerle tanı koyularak kişinin hafif ve orta depresyon halinde sık seanslarla yapılan psikoterapi önerilirken, ağır durumda ise öncelik ilaç tedavisidir. Bunların yanında dikkat edilmesi gereken kişinin spor yapması, beslenmesine dikkat etmesi çok önemlidir.
Ruh sağlığınızı güçlendirip depresyondan korunmak için;Sosyalleşmeden kaçınmayın sevdiklerinizle, sizi sevenlerle, sizin kendinizi yanında rahat hissettiğiniz kişilerle sosyalleşmeye dikkat edin. Kendinizi yanında ezik, suçlu, değersiz, mutsuz hissettiğiniz kişilerden uzaklaşarak birçok psikolojik rahatsızlıklardan kendinizi koruyabileceğinizi unutmayın…
Sevgiyle kalın…
Klinik Psikolog Gülsüm Bircan