Bu da nereden çıktı demeyin…
Durun bir dinleyin hele…
Zihinsel zekâmızı duraklatan bu madde, gündelik hayatımıza girmiş ve buradan da bize “gördünüz mü sizleri içten içe nasıl da zehirliyorum…” diyor…
Konu şöyle:
Hazır olarak satılan hemen her gıdada olan bir katkı zehiri… ‘Madde’ diyemiyorum çünkü maddenin de bir anlamı ve ruhu var… Poşete girmiş bütün gıdalarda! Hazır halde satılan tüm endüstriyel olarak üretilmiş gıdaların olmazsa olmaz maddesi: MONOSODYUM GLUTAMATİN. Bizleri sürekli olarak aç hissettiren ve yedikçe yediren ve sonrasında da hastalıklardan bir dünya yaratan bir madde…
Her ambalajlanmış ve adına yiyecek! Dediğimiz, dondurmalar, cipsler, köfteler, dondurulmuş ürünlerde bulunarak bizlere ‘doymazmış gibi hissettiren’ bir madde…
Bu maddenin Kumluca’daki dolanımı ise gün geçtikçe piyasaya sürülüyor… Özellikle çocuklara ve kadınlara hoş gelecek bir renk sarmalıyla ilgi çekiyorlar… Bilinçaltımızı da oyarak ister istemez elimiz gidiveriyor o zehir atıklarına…
Koruyucu Sağlık Hizmetleri diye bir olgu var… Fakat hiç uğramaz bizim gibi toplumların meşrebine…
Dünyalar kadar hastane açılır havanda su dövülür…
Bebekler, çocuklar ve gençler; tek tip beslenmenin hatta tek tip gıda! dayatmanın kurbanı olurlar… Çocuklarınızdan paha biçin; hemen hepsinde dikkat dağınıklığı ve obezite sorunu yaşıyorlar…
Kız çocuklarında görülen rahatsızlıkları anlatmaya gerek yok…
O hazır sözde gıdaların içeriği patlamaya hazır bomba gibidir. Gibidir’i fazla bombadır…
“BESLENMENİN EKONOMİ POLİTİĞİ” adında bir konferans serisi vermiştim bir zamanlar. Yer: Ayvalık Lisesi… Lise öğrencilerine bu programı anlatacağım… Şöyle bir ricam oldu; lütfen anne ve babalarını da getirsinler… Bu program ailelerle birlikte yapılıyor, vurgulamasını yaptım. Duyarlılık gösterdiler ve ebeveynlere de seslenmiş oldum…
Yanlış gıda ile beslenme alışkanlığı bir EBEVEYN SORUNUDUR demiştim… Ve halende böyle düşünüyor ve bir nesli kaybediyoruz, vurgulamasını yapmadan da edemiyorum…
Bir söz evrensel bir karakter oluşturmuş: “NE YERSEN O’SUN” MİHVALİNDE…
Evet, ne yersen o’ sun çünkü…
Kapitalist Global Sistemin yapımcıları, dolaşıma soktuğu bu küresel gıda zincirleri ve beslenme adı altında zehir sunma anlayışlarıyla adeta bir MALTHUS NAZARİYESİ’ni devreye sokuyorlar… Bu kadar nüfus fazla azaltılması bir zorunluluktur. Diye özetlenen bu nazariye gün geçtikçe devreye sokuluyor… Ismarlama savaşlar, sipariş hastalıklar, küresel kıtlıklar, her geçen gün artan çölleşme giderek toplumsal yaşamın rengini karartıyor…
Lütfen ama lütfen biraz dikkat ederek bu küresel sömürüye alet olmayalım…
Vesselam…